3 Kasım 2017 Cuma

Homerosun Hayati ve Eserleri

     Homerosun Hayati ve Eserleri
Milattan önce sekizinci yüzyılda İzmir'de ya da Sakız Adası'nda yaşadığı sanılan Homeros, Yunan duygu ve düşüncesinin ilk ürünleri olan İlyada ve Odysseia adlı destanların derleyicisidir. Troya (Truva) Savaşı'na ilişkin efsaneleri toplayan İlyada adlı eserinde, eski Yunanlıların gelenek ve görenekleri, dini ve felsefi inançlarıyla Çanakkale'nin tarihi coğrafyası hakkında önemli bilgiler bulunmaktadır.

Homerosun Hayatı
Yaşamı hakkında çok az bilgiye ulaşılabilen Homeros'un adı Antik Yunancada “köle” anlamına geliyordu. Kendi zamanından 4 asır önce varolmuş Miken uygarlığına dair olayları olağanüstü detaylı anlatması, Klasik Çağ yazarlarınca Truva Savaşı sırasında yaşadığı rivayetine sebep olmuştur. İngiliz bilim adamı George Thomson Tarih öncesi Ege adlı eserinde yaptığı incelemeler sonucunda Homeros'un doğduğu yer olarak en yüksek olasılığın Sakız Adası olduğunu belirtir. Sonra ise diğer bir yüksek olasılık olan Smyrna'ya (bugünkü adıyla İzmir) vurgu yapar. Ancak gerçekte Homeros isimli bir şair yaşadıysa bile bu destanları yaratan veya derleyen tek bir ozan olmadığını düşünen araştırmacılar da vardır ki bu şüphenin sebebi İlyada ve Odysseia destanlarında kullanılan İon ve Aeolik diyalektlerin üslüp farklılığıdır. Çoğu araştırmacı ise bu üslup değişikliğinin Homeros’un İlyada’yı gençliğinde Odysseia’yı ise yaşlılığında yazmasından kaynaklığına inanmaktadır. Hayatıyla ilgili bir başka rivayet ise kör olduğudur.


Homerosun Eserleri
Eski Yunan edebiyatının ilk ürünleri sayılan "İlyada" ve "Odysseia" adlı destanları derlemiştir.
"İlyada" destanında, Yunanlıların, Truvalılarla savaşıp, onları yenmeleri anlatılır. Ayrıca bu destanda eski Yunanlıların gelenek ve görenekleri, dini ve felsefi inançları ve Çanakkale yöresinin tarihi coğrafyası hakkında önemli bilgiler vardır.
"Odysseia" destanında ise Truva'nın yıkılışından sonra, yurduna dönmek için yola çıkan Odysseus'un on yıl süren yolculuğu sırasında başından geçen olaylar anlatılır.
Homeros'un yaşamı hakkında çok az bilgi vardır. Onun hakkındaki bazı bilgileri tarihçi Heredotos'tan öğreniyoruz. Homeros'un kör ve İhtiyar bir şair olduğu, oradan oraya dolaşarak şiir okuyup ekmeğini kazandığı, uzun yıllar Ege adalarında yaşadığı söylenir.
Homeros'un en önemli eseri destanlarıdır. İlyada ve Odysseia adlı bu destanlar, bütün Yunan kültürünün temelini oluşturmaktadır. İlk bakışta çok eskimiş ve çocuksu gelebilir Homeros'un destanları. Mitolojiden, fantastik anlatımdan hoşlanmayanlar ise onları saçma bulacaklardır. Oysa bu metinlerde, insanoğlunun yüzyıllardan beri değişmeyen pek çok temel dürtüsü, duygusu vardır. Onları tüm zamanlarla çağdaşlaştıran yani "klasik" yapan işte bu özellikleridir. Üstelik, "İlyada" ve "Odysseia, bir yandan Yunan tragedyalarının habercisidir, diğer yandan, yalın bir dille kaleme alınan daha doğrusu söze dökülen destanlardaki anlatım tarzı; geçmiş ve şimdi arasında gidip gelerek zaman akışını kırarak aktarılan hikayeler, modern edebiyatın bilinç akışı tekniğinin öncüsüdür.
Üsluptaki sadeliğin asıl nedenini ise, o çağlarda sözlü anlatımın müzik eşliğinde yapılmasında bulabiliriz. Ancak bu sadelik, bir cansızlık anlamına gelmez; tersine, çok canlı ve eğlenceli bir havası vardır Homeros hikayelerinin.
"Homeros, sürülmüş bir tarlayı, buğday yürekli ekmeği, kuşların uçuşunu, yontulmuş bir iskemleyi, limanda bir gece göğüne karşı duran gemileri, derede çamaşır yıkayan kadınları anlatır. Yalındır, canlıdır, klasiktir.
Yazdığı destanlar Klasik Çağ Yunan Edebiyatı'nı ve Mitoloji'sini derinden etkilemiş ve bunların aracılığıyla da bütün batı edebiyatına etki etmiştir. İrlandalı yazar James Joyce'un Ulysses'i, İngiliz yazar Shakespeare'in Troilus ve Cressida'sı, Roma'lı şair Virgil'in Aeneid'i Homeros'un destanlarından derin izler taşıyan eserlerdendir.
Antik dönem Anadolu ve Yunanistan'ında halk İlyada ve Odysseia'yı ezbere bilir, canlı bir ansiklopedi gibi içinde taşırdı. Askerlik, tıp, teknoloji, hukuk, din bilgilerinin tamamının kaynağı bu kitaplardı.
s

Odysseia Eseri
Ünlü Yunan tarihçi Homeros’un büyük iki lirik destanından biri. Odyssey’de zeki kahraman Odysseus’un Truva savaşı sonrası ülkesine dönüşü sırasında karşılaştığı olaylar anlatılır, bu olaylar insanlara özgü tanrılarda olmayan zayıf yönler çerçevesinde anlatıldığı için bir bakıma Yunan mitolojisinde insanlığın öyküsü olarak da yorumlanır.
Odissea’nın M.Ö. 800 ila 600 yılları arasında yazıldığı düşünülmektedir. Manzum eser İlyada’nın devamı niteliğindedir ve Yunan kahraman Odysseus’un Truva’nın düşüşünden sonra vatanı İthaka’ya yaptığı maceralarla dolu uzun yolculuğu anlatır. 10 yıl süren savaştan sonra Odysseus’un İthaka’ya dönmesi 10 yılını alır, ve bu 20 yıllık uzaklığında oğlu Telemachus ve karısı Penelope ülkeyi yönetmek ve Penelope ile evlenerek (Odysseus’un öldüğü iddia edilmektedir) İthaka’nın hükümdarı olmak isteyen bir grup soylu ile mücadele etmek zorundadadırlar. Şiir batı edebiyatının ve kültürünün temel eserlerinden sayılır, ve antik Yunan kültürüne ışık tutan en önemli kaynaklardan biridi
Ilyada Eseri
Homeros’un Truva savaşını anlatan destanıdır. Yunancada Odise ile birlikte en eski edebiyat olduğu düşünülen epik bir şiirdir.Eldeki veriler ışığında Hesiod tarafından M.Ö. 7. yy yada 8. yy’da yazıldığı düşünülmektedir. Homeros, “İlyada”sında Truva savaşını ayrıntılarıyla anlatmaktadır. Sözlü gelenekten yazıya nasıl geçtiğini bilemediğimiz gibi, metinde geç dönemde yapılan değişikliklerin kesin amacını kestirmek bizim için güçtür. Ama Homeros bir savaşın ‘toprağı bereketli Truva’da geçtiğini söylüyor.
KİŞİLERİ:
Achilles (Αχιλλεύς),Myrmidons’un lideri ve Yunan Şampiyonlarının en önemlisi, hikayenin ana karakterlerinden biridir.
Briseis, Lyrnessos şehrinin rahibinin kızydı. Babasının katili Akhilleus’un sevgilisi olmuştur.
Agamemnon (Αγαμέμνων),Mycenae’in kralı, Achilles’le kan davasını tahrik eden Achaean ordularının en yüksek kumandanı; Kralın erkek kardeşi (Kral) Menelaus, Menelaus’tur.
Menelaus (Μενέλαος), Helen’in terkettiği kocası,Sparta Kralı Agamemnon’un kardeşidir.
Odysseus (Οδυσσεύς),Odise adlı epik destanın ana karakteri, kurnazlığı ile ünlüdür.
Calchas (Κάλχας), Güçlü Yunan rahip ve kehanetleri verdır.
Patroclus (Πάτροκλος), Achilles’in yardımcısıdır.
Nestor (Νέστωρ), Diomedes (Διομήδης), Idomeneus (Ιδομενεύς) veTelamonian Ajax (Αίας ο Τελαμώνιος), Yunanistan’ın başlıca şehir devletlerinin kralları, kendi ordularını yöneten fakat Agamemnon’un emri altında olanlar.
Priam (Πρίαμος), Truvalıların kralı, Truvalı kumandanlarının birçoğu, onun elli oğludur.
Hector (Έκτωρ), Kral Priam’in ilk doğan oğlu, Truva’nın lideri ve müttefik ordular kumandanı. Tahtın varisi.
Paris (Πάρις), Truva Prensi ve Hector’un kardeşi, Alexander diye de bilinir; Helen’i kaçırdı Casus belli ilan edildi. Bir bebek katili olarak görüldü. Cassandra Truva’nın yokolmasına önceden sebep olacağını gördü. Bir çoban tarafından büyütüldü.
Aeneas (Αινείας), Hector’un kuzeni ve en önemli teğmenlerden biri, Aphrodite’in oğlu, Truva savaşında sağ kalan figürlerden en önemlisi.
Glaucus ve Sarpedon, Likya’nın liderleri
Truva kadınları
Hecuba (Εκάβη), Truva Kraliçesi, Priam’ın karısı, Hector, Cassandra ve Paris’in annesi
Helen (Ελένη), Sparta Sparta Kraliçesi ve Menelaus’un karısı, Paris’i destekleyenlerden.
Andromache, (Ανδρομάχη),Apollo tarafından lanetlendi. Kendisinin ve ailesinin ölümünü daha önce görmekle cezalandırıldı.
KONUSU
Her şey, Tanrıça Kavga’nın şölen masasına üstünde “En güzele” yazan bir elma atmasıyla başlar. Hera, Athena ve Afrodit bu elmayı almak isterler. Hakem ise İda Dağı’ndaki çoban Paris olur. Paris, Afrodit’i seçer. Ödülü ise Spartalı Helena olacaktır. Hemen Sparta’ya gidip onu kocası Menelaos’tan kaçırır. Ünlü Truva savaşı bu yüzden başlar. İlk çarpışmalar kamp ile kent arasındaki Truva ovasında olmuştur. Menelaos kardeşi Agamemnon’u da çağırmıştır.Miken kralı Agamemnon’un tek derdi Truva’yı almaktır. Savaşa seve seve katılmıştır. Iolkos kralı Pelans ile Thetis in oğulları Akhilleus (Aşil), Aias isimli arkadaşıyla savaşa katılmıştır. Akhalar arasında kurnaz Odysseus da vardır. Akhilleus çok güçlüdür ve Truvalılar ondan çok korkmaktadırlar. Akhilleus ve Aias bazı köyleri yağmalamışlar, Briseis diye bir kız ve Apollon rahibi Chrises’in kızı Astynome’yi esir almışlardır. Astynome Agamemnonun payına düşmüştür. Rahip Chrises, Apollon’dan kızının intikamı için Akhalara veba göndermesini diler ve Apollon Akha düşmanı oluverir. Apollon’un veba oklarıyla birçok Akhalı can verir. Agamemnon ısrarlar üzerine Astynome’yu Chrises’e verir; Akha ordusu felaketten kurtulur. Ama Agamemnon bunu hazmedemeyip karizmasını bozmamak için Akhilleus’un payına düşen Briseis i alır. Akhilleus küser ve savaştan çekilir. Akhilleus’un savaştan çekilmesi Truvalılar için fırsattır ve saldırıya geçerler.Agamemnon yaptığı hatayı anlamıştır ama çok geçtir. Hektor ve Aineas Akha saflarını kırıp geçirmektedirler. Agamemnon ne hediye verse de Akhilleus orduya geri dönmez.. Akhilleus’un kuzeni Patroklos onun zırhını gizlice alır ve ben Akhilleus’um diye Truvalıların karşısına çıkar. Amacı Truvalıları korkutup uzaklaştırmaktır. Hektor ortaya atılır ve sahte Akhilleus ile dövüşür. Onu öldürüp zırhını alır ve giyer. Onun Akhilleus olmadığı ortaya çıkar ama Hektor öyle ya da böyle, zırhı ele geçirmiştir. Akhilleus Patroklos’un ölüm haberini duyunca hem çok üzülür hem de çok öfkelenir. En çok sevdiği akrabası ölmüştür çünkü. Derhal annesi su perisi Thetis’e yeni bir zırh yaptırmasını ister. Thetis de Heptaistos’tan tanrı elinden çıkma zırhlar ister. Zırhlar bitince onları Akhilleus’a verir. Akhilleus’un ilk işi Hektor’la savaşmak olur ve Hektor’u öldürür. Bu sırada tanrılar devreye girer. Ares, Phoibos Apollon, Artemis, Afrodit ve Xantos Truvalıların yanındadır. Ama Pallas Athena, Hera, Poseidon, Hermes ve Hephaistos da Akhaların yanındadır. Zeus keyfine göre taraf değiştirmektedir. Tanrılar da savaşa katılmışlar, cepheler canlanmıştır. Akhilleus kendinde büyük bir motivasyon hissederek Truva surlarına dayanır ama karşısına Phoibos Apollon Paris’e yardım ederek ve kaşla göz arasında paris Akhilleus’u topuğundan bir okla vurur.Aşil tendonu kavramı burdan gelir. Akhilleus kan kaybından oracıkta ölür ve Apollon tanrılar katına çıkar.Kuralı bozmuştur ama tanrılara bunun olmadığına inandırmıştır. Truvalılardan Hektor, Akhalardan Akhilleus ölmüştür. Nestor yaşlı bir kraldır. Konuşmalarıyla ünlüdür ve askerlere motivasyon vermekle görevlidir. Ne yazık ki o da ölür.Akhilleus’un arkadaşı Aias ise iftiraya kurban gitmiştir, hem de Odysseus tarafından; delirir ve canına kıyıp intihar eder. Odysseus ise bunun cezasını dönüş yolunda çekecektir. Odysseus bu kentin kurnazlıktan başka yolla ele geçirilemeyeceğini anlamıştır. Ünlü bir zanaatkara o meşhur Truva Atı’nı yaptırır. İçine gizlice askerleri yerleştirir ve Truva kentinin önüne bırakır. Truvalılar sanar ki Yunanlılar çekilmiş.Tahta atı içeriye alırlar ve şenlik yaparlar. Sonra da uykuya çekilirler. Aralarından bir Truvalı vatan haini “sözde” çekilmiş Akha gemilerine dumanla işaret verir ve attakileri uyarır. Atın içindekiler çıkıp Truva kapılarını içeriden açarlar, Akha ordusu da bu kapılardan saldırır.Paris ve Priamos öldürülür ve Helena Menelaos’a geri verilir. Helena anlamıştır ki Menelaos daha güçlü. Onun yanında yaşamaya karar verir ve yeniden evlenirler.

Homeros Vadisi
Homeros Vadisi, birçok sitelerde abartıldığı kadar etkileyici bir yer değil. Hatta hiç etkileyici değil, demek daha doğru olacaktır. Vadide piknik dışında hiçbir aktivite bulunmadığı gibi, görülebilecek ne tarihi bir yapı, ne de turistik bir yer bulunuyor. Ayrıca, hava karardıktan sonra burası tam bir felaket olabilir. Vadi etrafında 1-2 ışıklandırma yapmışlar ama onlar da büyük ihtimal sadece kendilerini aydınlatıyordur. Eğer illa burada piknik yapacaksanız hava kararmadan geri dönün derim.
Vadi girişini görür görmez, muhteşem bir manzara ile karşılaşıyor ve iyi ki gelmişim diyorsunuz. Fakat, vadinin içerisine doğru gittiğinizde hayal kırıklığına uğruyorsunuz.
Vadide Homeros’un yaşadığı söylenen bir mağara ve etrafında bir gölet bulunuyor. Bunun dışında birkaç ağaç, bir de şelale adı verilen küçük bir yerden su akıyor. Hepsi bu.

Hazırlayanlar:BesircanAga,AmmarJupani
OrcunPurde,KortanRecani,SelinKerala,
HüdaReşit,YaseminLimani,SerayBayram