13 Haziran 2007 Çarşamba

Enderun ve Bölümleri

Enderun, Topkapı Sarayı'nın üçüncü kapısından girilen yerdir.Burada devşirme usulu ile alınan çocuklar eğitilir, yetiştirilirdi. Burada odalar koğuşlar vardı..
a).Küçük ve Büyük odalar
En alt rütbesindeki sınıf küçük odadır ve ardından büyük oda gelir. Küçük ve büyük odalarda eğitim gören enderunlulara dolamaçlı derlerdi. Bunlar dolama denilen bir giysi giyerlerdi. Diğer koğuştakilere ise kaftanlı derlerdi. Bunlar kaftan giyerlerdi. Bu koğuşta okuyan öğrencilere belli bir miktar maaş verirlerdi ve her türlü ihtiyaçları Saray'dan karşılanırdı. Bunlar Türkçe, Arapça, Farsça öğrenirlerdi. Bu ise Osmanlının eğitime verdiği önemin bir göstergesidir.Ayrıca yeteneklerine göre ok atma, kılıç kullanma, güreş gibi sporlarla da uğraşırlardı. Bu odalarda eğitimini tamamlayan örenciler bir üst koğuşa geçerdi.
b).Doğancı Koğuşu
Padişah'ın av sporolarıyla ilgili bir koğuştu. Bu koğuş IV. Mehmed zamanında kaldırıldı. Bundan sonra sadece Birun'da yer alan şikar ağaları Padişah'ın av işleriyle ilgilendi.
c).Seferli Koğuşu
Bu koğuş IV.Mehmed zamanında kuruldu. Seferli koğuşu Enderunluların yeteneklerine göre sınıflandıkları bir koğuştu.Onlar bu sınıflarda kendilerini geliştirme fırsatı bulurlardı. Bu sınıflarda maskaralık yapan cüceler ve dilsiz denen bazı görevliler de vardı. Bu koğuşta bir süre eğitim gören Enderunlular daha sonra kiler koğuşuna geçerlerdi. Bir kısmı kapıkulu süvariliğine verilebilirdi. Bu koğuş II. Mahmud zamanında kaldırıldı.
ç).Kiler koğuşu
Fatih Sultan Mehmed zamanında kuruldu. Derece itibariyle seferlikten daha yüksekti. Buradaki Enderunluların başlıca görevi Padişah has odada yemek yediğinde onun sofra hizmetini görmekti. Kilercibaşı terfi ederse Haznedarbaşı olurdu. Saray dışında ise Beylerbeyi olarak terfi edilirdi. Kiler koğuşundakiler mutfak, kiler, yiyecek içecek ile ilgili işlerle uğraşırlardı. Haremin her türlü yiyecek içeceğini karşıladığı gibi Sarayın mum ihtiyacını da karşılardı. Bu koğuş mensuplarının ücretleri vardı. Bu koğuştan yükselenler Hazine koğuşuna, yükselemeyenler ise kapıkulu süvariliğine geçerlerdi.
d) Hazine Koğuşu
Fatih Sultan Mehmed zamanında kuruldu. Derece olarak Kiler'in üstündeydi. Amirleri Hazinedar başıdır. Onun altında Hazine Kethüdası, Kürkçübaşı gibi görevliler vardı. Hazine, Topkapı Sarayı'nın üçüncü kapısından girildiğinde karşıda sağ köşededir. Bu binayı da Fatih yaptırmıştır. İç Hazine de burdaydı.Bu koğuş mensupları Has odaya yükselir yada Kapıkulu süvarisi olurdu. Gelirleri daha fazlaydı. Hazine, bu koğuş mensupları tarafından korunurdu. Hazinedarbaşı, Padişah sefer giderken yada şehir içinde bir yere giderken yanında bulunurdu. Cuma ve Bayram namazlarında padişah'ın secadesini taşır, serer ve toplardı. Bazen Hazine Kethüdası'nın Vezirlik veya Beylerbeyi olarak dış hizmete çıktığı görülür.
e). Has Oda ve Görevlileri
Fatih Sultan Mehmed zamanında kurulmuştur. Oda Saray'ın üçüncü kapısından girildiğinde meydanın sol köşesindeydi. Burada bulunan enderunlular Hırka-i Şerif dairesini süpürüp temizler, mübarek gecelerde öd ağacı yakarlar ve gül suyu serperlerdi. Yavuz'dan itibaren mukaddes emanetleri korumak da has odanın asli görevlerinden oldu. En büyük amirleri hasodabaşıdır. Hasodabaşı'nın altıda silahdar, cuhadar, rikabdar gibi görevliler gelirdi. Bunların altında tülbend ağası,miftah ağası gibi küçük rütbeli görevliler vardı. Hasodabaşı, silahdar, çuhadar, rikabdar, Padişah ile dilediği zaman serbestçe randevu almadan görüşebilirlerdi. Bu nedenle bu dört ağaya arz ağaları denirdi.
Hasodabaşı: Padişah'ın en yakınıydı. Padişah'ın keftanlarını ve resmi kıyafetlerini o giydirir ve muhafaza ederdi. Hem dirlik tasarruf ederler hemde üç ayda bir devletten maaş alırlardı. Hükümdarın mühürlerinden birisi hasodabaşında dururdu.XVIII asır başlarında Çorluklu Ali Paşa'nın silahdarlığı zamanında hasodabaşı rütbece üstünlüğünü korudu ancak Saray'daki nüfüsve etki silahdarlara geçti. Makbul ve Maktul İbrahim Paşa, hasodabaşılığından Veizrliğe yükselen ilk ve son kişidir.
Silahdarlık: Yıldırım Beyazıt zamanında kuruldu. Sembolik görevi törenlerde Padişah'ın kılıcını taşımaktı. Enderunda asayiş ve güvenlikten sorumluydu. Enderunda cezalandırmaları Silahdar Ağa yapardı. Dış hizmetle bazen Yeniçeri bazen de Beylerbeyi olarak çıkardı. II.Mahmud zamanında kaldırıldı yerine Enderun Nazırlığı kuruldu.
Çuhadar: Has odanın üçüncü veziri konumundaydı. Sembolik görevi Padişah'ın yağmurluğunu taşımak, kaftan ve kürklerine bakmak, Padişah namaza giderken halka para serpmekti. Terfi ederse Saray içinde silahdar, Saray dışında beylerbeyi,sancakbeyi olurdu.
Rikabdar: Has oda'da dördüncü vezir konumundaydı. Başlıca vazifesi Padişah'ın çizmelerine ayyakkabılarına bakmak, onların temizliğini yapmaktı. Daha sonra bu görevler çuhadarlara intikal etti. Padişah İstanbul içinde bir yere gezmeye gittiğinde atının özengisini rikabdar ağa tutardı. XVII asırda Köprülü Mehmed zamanında has oda ağaları nüfüzlarını yitirdiler.
Tülbend ağası: Padişah'ın sarık, çamaşır gibi giysilerini temizleyip korur.
Miftah ağası(anahtar) ise Tülbend ağa'nın yardımcısıydı.

0 yorum: